EN YÜKSEK ÖLÜM ORANLARI DOĞU’DA
Kars, %18,8 ile kanserden ölüm oranlarının en yüksek olduğu il olarak kayıtlara geçerken, onu %18,6 ile Iğdır ve %18,5 ile Erzurum takip ediyor. Ankara, başkent olmanın yanı sıra, %18,5’lik oranıyla da yüksek risk taşıyan iller arasında yer alıyor. Bu durum, özellikle doğudaki sağlık hizmetlerine erişimdeki zorlukların ve artan kanser vakalarının alarmını veriyor.
BÜYÜK ŞEHİRLER DE DİKKAT ÇEKİYOR
Nüfus yoğunluğunun fazla olduğu İstanbul %17,8 ile listeye girmeyi başarırken, Tekirdağ da %17,9 oranıyla dikkat çekiyor. Bu durum, büyük şehirlerde bile kanserle ilgili risklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini gösteriyor.
DÜŞÜK ORANLAR GÜNEYDOĞU’DA
Öte yandan, Siirt %8,5’lik oranla kanserden en az ölüm görülen il olarak öne çıkıyor. Gaziantep ve Kilis gibi iller de %10’luk oranlarla düşük riskli bölgeler arasında yer alıyor. Bu illerdeki başarı, yerel sağlık politikalarının ve yaşam koşullarının olumlu etkisini gözler önüne seriyor.
SAĞLIK HİZMETLERİ VE FARKINDALIK ÖN PLANDA
Kanserden kaynaklı ölüm oranlarındaki bu farklılıklar, iller arasındaki sağlık hizmetlerine erişim, çevresel faktörler ve kanser farkındalığının önemini vurguluyor. Uzmanlar, yüksek riskli illerde tarama ve erken teşhis programlarının artırılmasının gerekliliğini ifade ediyor.
Bu veriler, Türkiye’de kanserle mücadelede bölgesel farklılıkların belirgin olduğunu ve bu durumun sağlık politikalarının yeniden gözden geçirilmesini zorunlu kıldığını gösteriyor. Kanser tarama programları ve erken teşhis çalışmalarının yaygınlaştırılması, bu alandaki ölüm oranlarını düşürmede kritik bir rol oynayabilir.